yol dizelerinin musahibi

yol dizelerinin musahibi   ağzından düşürüyordu izmaritleşen sözleri dumanı tepesinde dağ gibi gidiyordu geçmişini getiren yola dalgın dalgın bakınca acılarının derinliğindeki mekâna ulaşıyordu   tükürüğünde boğulan rüzgârın çırpınışlarıydı o anlam veremedikçe kasırganın şarkısını söylüyordu yol uzadıkça geride bıraktığı enkaza bakamıyordu

:: paylaş ::

kaygı kayığı

kaygı kayığı   karanlık denizin ortasındaydı ama nereye baksa lebideryaydı bir parça güvene tutunmuştu kendini kıyıdan kıyıya vurmuştu dalgalar gözlerinde taşıyordu hesaplaşmalar beynine mekân kurmuştu ya göktaşı düşseydi ya yertüyü havalansaydı tutunacak dal bulamadı kendi ormanına sığındı   limanları yakalı

:: paylaş ::

başaklar da sararacak ama

başaklar da sararacak ama   cesur bir şemsiyeye tutundu dizeleri ışık saçan düşleri güneşte terlemiş heybesinde yağmurun şarkısını getirmiş iyi ki duldasını yıkılmaz sığınağı bilmiş [ dil ağacından ürküp kaçan sözcük kuşları         hoyrat ağızlardaki avcılara yakalanacak ama… ]  

:: paylaş ::

toz toprak çamur

  toz, toprak, çamur   1- toz   fikirlerim savrulup durdu esen yellerin dedikodularıyla tutunduğum dallar suspustu şarkılarımı söylerken sabrın ıslığıyla bir araya gelmem o kadar zordu birçok yerde olmanın inkârıyla   [gerçekleri uyuturken suyun kitabı henüz olgunlaşmadı düşlerimin türabı]

:: paylaş ::

kızıl tüy

  kızıl tüy   seni uzaklarda gördüm sığındığım topraklar yağmalandığında [ormanların cümlelerini taşıyordun                                          doğanın katili olanlara] soruların ve öfken dörtnala yetişti para ve altın peşinde koşanlara [kurtarmak istedin                     nehirlerin şarkılarını                                        balıkların sırlarını] miras bırakacağın kültürü anlamazdı ucuza

:: paylaş ::

mevzuyu sokak biliyor

  mevzuyu sokak biliyor   elinde sıcaktan terlemiş kahve fincanı ile                     gecenin tül perdesini araladı dedektiflik yapan dolunay aydınlatıyordu                          acemi dizelerin hatalarını… çevresi ona acımasız şair diyordu kibirli dizeleri kapı dışarı ediyordu uslandıklarında imge yetimhanesinde                       beş parasız

:: paylaş ::