şiirsel

  şiir-sel   dağın yaralı taşlarının dertlerini dinleyen kuş dilinde hikâyeleri heybesinde toplayan nehrin coşkusunu yıldızlara götüren asırlardır hırgürden sıdkı sıyrılmış derviş kurdun hayaletini gördüm   şiir-sel sohbetler aktı düşlerime penceremi açtığımda güneş misafir oldu gözlerime bir süre körlükten sonra

:: paylaş ::

çil çil çileler

  çil çil çileler   sohbete aç sözcüklerim ile oturdum hoş laftan anlamazların sofrasına yıllar geçse de doyduğumu anlamadım bil istedim, hâlâ bozulmadı ısırıktan kaçan anlam meyvelerim   yaklaşan her adımın için adağım var tüm bencil yanlarımı kurban edeceğim kendimden

:: paylaş ::

seninle gelenler

  seninle gelenler   sesin rüzgârım ile yoldaş olduğundan beri kutsadığım kentin duvarlarını söz ile yıkıyorum uzun sürsün, bozulmasın diye yolun güzelliği düşlerim yıldızları bir adım geriden takip ediyor gören utanıyor senin çıplak gerçeklerinden terli sokaklarda aç çocukları doyuruyor peşime

:: paylaş ::

kırbaçsız mevsim

  kırbaçsız mevsim   uzak anılar bahçesinin afacanıyım elimde bir oyuncak at yola sırlarımın yükünü fısıldarım kimse kusura bakmasın bu saatten sonra dünya bana katlansın   filozofun derdini haykıran çiçek susuz göz(e)lerde büyüyen emek hasat öncesi başağı kutsayan dilek hiçbiri

:: paylaş ::

yol dizelerinin musahibi

yol dizelerinin musahibi   ağzından düşürüyordu izmaritleşen sözleri dumanı tepesinde dağ gibi gidiyordu geçmişini getiren yola dalgın dalgın bakınca acılarının derinliğindeki mekâna ulaşıyordu   tükürüğünde boğulan rüzgârın çırpınışlarıydı o anlam veremedikçe kasırganın şarkısını söylüyordu yol uzadıkça geride bıraktığı enkaza bakamıyordu

:: paylaş ::

kaygı kayığı

kaygı kayığı   karanlık denizin ortasındaydı ama nereye baksa lebideryaydı bir parça güvene tutunmuştu kendini kıyıdan kıyıya vurmuştu dalgalar gözlerinde taşıyordu hesaplaşmalar beynine mekân kurmuştu ya göktaşı düşseydi ya yertüyü havalansaydı tutunacak dal bulamadı kendi ormanına sığındı   limanları yakalı

:: paylaş ::